'Yol'un Sinematografisi | Bülent Özdaman

Administrator tarafından yazıldı. Aktif .

‘‘Dünyadaki ruhlar adedince Allah’a giden yollar vardır!
Bu yolculukta herkes yolunu bulmak için en değerli hediyesini kullanır.
-Dedeciğim tek başımıza bu çölde yolumuzu nasıl bulacağız, ya kaybolursak?
-İnancı olan kişi asla kaybolmaz, küçük meleğim!
Yürümek yeterli, sadece yürü, davet edilenler yolu bulacaktır.’’

Bab'Aziz Filminden Bir Pasaj


Teolojide dünya bir çöle benzetilir, insan bir yolcuya, dünyaya gelişse varışı olmayan bir yolculuğa. Yani; dünya bizim için tehlikeli ve ıssız bir duraktır. Peygamber’in büyük cihaddan bahsederken kast ettiği şey, bu yolculuk olmalı.

Her insan, büyük bir yolculuğa gebe. Yaşamın kendisi, müthiş bir ironi barındırıyor içinde.Sanki zorunlu bir hâldir bu. Dursak da yürüsek de yolculuk devam ediyor. Dünya durmuyor gidiyor, insan da beraber gidiyor, biz de yolcuyuz. Ruhumuzla, bedenimizle yolcuyuz.

Ruh ve beden ise aykırı yolcu gibi. E, burası dünya; gölge aslına itiraz ediyor.

Tam da bu noktada bir Kızılderili sözünü anımsamak gerek:

Işığı önüne alda yürü, gölgen arkandan ister gelsin ister gelmesin.

İnsan, huzur bilmez bir gezginden başka nedir ki?

Hayyam’ın dediği gibi:

Herkes gönlünce bir yol arıyor kendine.
Ama bir gün, bir ses haykıracak göklerden:
Herkesin yolu kendine varır, arama başka yerde, diye.

Modern çağda ise yolculuk, kendisinden başka kaçacak hiçbir yeri olmayan insanın, kaçacak yer arama çabasıdır.Yollar, kendine bir yer bulamamış kişinin özlemine dönüşüverir  bu çağda. Bu yüzden yerini yitiren kişi yola çıkmak zorundadır.Oysa her kaçış bir başka yakalanışa gebe.Her yola çıkış, çıkılacak yeni yolların sorumluluğunu da beraberinde getirir.

Yola bir kez çıkılınca, dursa bile hep yolda kalacaktır yolcu.

Özgürlük budur belki de: Sürekli bir yersizlik yurtsuzluk, sürüp giden bir yol…

Yol bitmeyince; gitmek, bir süreğin ta kendisi olur. Yolculuğun kendisi bize yetmeye başlar, varış noktası unutulur. İnsanın kendine rağmen kendine yolculuk etmesi, kendini araması nasıl bir deliliktir? Bu durumu Andrey Tarkovski, Nostalji filminde Deli Domeniko’nun dilinden şöyle haykırır:

‘‘Bir zamanlar olduğumuz yere dönmeliyiz yanlış tarafa döndüğümüz noktaya.
Hayatın ana temellerine geri dönmeliyiz suları kirletmeden.
Deli bir adam size kendinizden utanmanızı söylüyorsa ne biçim bir dünyadır burası!’’

 

Online dergiler Online dergiler